Yol üstü uğrak yeri oldu Dresden. Uzun zaman önce Prag’dan bir kaçamak şimdi ise Berlin-Prag yoluculuğunda konaklama yeri. Güzelliğini sınırlı zamanlar içinde yaşamış olduğum Gotik şehir. Sanat şehri. Yeniden doğumun, küllerinden var olmayı simgeleyen şehir. II. Dünya savaşını tam göbeğinde yaşamış ama izlerini üzerinden atmış şehir.
Dresden World War 2
Şehirde bulunan en yeni bina 1945 Yılında yapılmış durumda ama şehir orta çağın aynası durumunda. II. Dünya savaşı sırasında yerle bir edilmiş bir şehir. Tokyo ile bir iki benzerlik bulunmakta.
İkinci Dünya savaşı sırasında yapılan bombardımanda ölen kişi sayısı Hiroşima’da ölenler ile aynı sayıda. 150 bin can bu bombardıman sırasında hayatını kaybetti. Diğer bir benzerlik ise bombardıman sonrasında şehirde köklü bir değişiklik yapılmaması. Yeni baştan inşa içerisine girilmemiş ve savaşın acı hatıralarını uzun bir süre saklamış. Bu süre Doğu Almanya ile Batı Almanya’nın birleşmesine kadar devam etmiş. Hiroşima ya atılan atom bombasının atılmış olduğu bölge de günümüzde savaşın verdiği tahribatı günümüz çocuklarına anlatmak için değişime uğramamıştır.
Dresden Bombardimani
Yukarıdaki resmi Google’ den buldum. Dresden Frauenkirche Churc.
1726-1746 Yılları arasında yapılan. II Dünya Savaşında bombalanan ve yerinde yeller esen.
1993 Senesinde eski mimarisine sadık kalarak tekrar yapımına başlanan ve 2005 Yılında tamamlanan, gerçeğini bire-bir yaşatan ve korunan Dresden Frauenkirche Church.
Kilise içinde Kubbe detayları high resolution özelliğini kullanmak istedim. Bu teknik için üçayak kullanımı zorunludur. Görevliler derhal müdahale etti ve üçayak kullanımının yasak olduğunu söylediler ve izin vermediler. Üçayağım ne kadar zarar verebilirdi…
Hâlbuki, biz ki ne restorasyonlara imza atmıştık. Bizler Osmanlı ‘dan kalma revaklarımıza Camdan dekorlar yapmış, Sekizgen Külliyemize düz duvarlar örmüş, Külliyenin bahçesine giremeyen hafriyat kamyonu için tarihi duvarları yıkmış ve beton ile sıvamış bir milletiz. Antik tiyatromuzun zeminine beton dökmüş, daha güzel görünsün diye oturma sıralarını beyaz mermer ile örmeyi başarmışız. Tarihimize, atalarımızdan kalan mirası bu denli korumasını biliyorken üç ayağımın kiliseye verecek olduğu tahribatı düşünemeyecek miydim?
Dışarıya çıktığım zaman üç ayağımı yerleştirebildim. 2005 Yılında tamamlanan Dresden Frauenkirche Church un dışarıdan, Olympus OMD Kameramın High Resolution Mode özelliğini kullanarak çekmiş olduğum kareyi görebilmektesiniz. Bu özelliği seviyorum. Özellikle kalabalık alanlarda bu tip bir fotoğraf çekmek için güzel görüntüleri veriyor. Bu resmi çektiğim zaman akşam üzeri ve alan kalabalıktı. insanlar hareket halinde. Fakat bu özellik üst-üste resimleri birleştirdiği zaman hareketli objeleri yani resmi kalabalıklaştıracak olan insanları yok ettiği için güzel bir görüntü veriyor. Resmin sol tarafına bakarsanız eğer bisiklet kullanan insanın siluetini görebilirsiniz. O kişi fotoğrafı çekmiş olduğum zaman içinde uzun süre o alanda kaldığı için silik bir şekilde kare içinde yer aldı ama diğer insanları bu özellik yok etti.
Daha önce yapmış olduğum Dresden konaklamamda olmayan dikine yükselmiş otobüsler alan içinde bulunmakta. Bunların neden buraya yerleştirildiğini bilmiyorum ama fotoğraf için güzel anlar yakalamama yardımcı oldu.
Burası ise Dresden Frauenkirche Church’ un hemen arkasında bulunan bir başka kilise. Resmin ön tarafında görmüş olduğunuz beyazlık Tramvaya ait bir siluet. Bu resimde uzun poz lamayı tercih etmiştim. Amacım, tramvayın siluetini resim boyunca yansıtmaktı. Bir iki deneme sonrasında en güzel kare olarak bunu düşündüm. Çok fazla vaktimi almadı. Ortalama 3 dakikada bir gelen tramvayı beklemek keyifliydi ama bizi iki saatlik bir Prag yolculuğu bekliyordu ve çok fazla vakit geçiremedim.
Yol üstü uğrak yer olmayacak kadar güzel ve anlamlı bir şehir. İki gezim içinde bu şehrin hakkını veremedim. Dresden’e özel bir plan yapılmalı, bu şehir yaşanılmalı…
