Beyin Oğlu Tromso

By | 30 January 2017

Kopenhag dan Oslo aktarmalı olarak yaklaşık 4 saate yakın uçak yolculuğu sonrası Tromsø ’ya vardık. Havaalanı ‘na iner inmez ikimizin de başı döndü. Yüksek irtifa değil ama soğuk ile karşı-karşıyayız. Yirmi dakika kadar süren bir otobüs seferi ve sonrasında otelimizdeyiz.

Yılbaşı öncesi ve Tromsø gibi kaldığımız otelde çok kalabalık ve odalarımızı bekliyoruz. Acıktık, otel in hemen yanı başında bulunan Yonas Pizzeria & Catering ‘e sipariş vermek için gittik. Siparişlerimizi verirken barın önünde bulunan Christmas Beer dikkatimi çekti ve siparişi alan kişiye “It looks like to Turkish Tursu” dedim. Görüntüsü Turşu suyu gibiydi çünkü.

Gelen cevap ile irkildim ve yarı bozuk ve unutulmaya yüz tutmuş bir Türkçe ile cevap aldım.

O, o kadar acı değil”.

Ben, çok iyi olmayan İngilizcem ile adamın Turşu suyunu bilip bilmediğini öğrenmeye çalışırken adam bana unutulmaya yüz tutmuş Türkçe si ile Türk turşu sularına hiç benzemediğini açıklıyor ve denememi öneriyor.  İkimizde tebessüme sahibiz.

Norway Tromso

Norway Tromso

Tromsø da ilk girdiğimiz restoran da siparişi vermiş olduğumuz kişi yirmi senedir Tromsø ‘da yaşayan Ardahan ‘lı Erdal. Bizden rica etti, Tromsø ‘ya çok fazla Türk ‘ün gelmediğini ve kendisi ile Türkçe konuşursak mutlu olacağını söyledi ve siparişlerimizi Türkçe aldı. Aksanı haricinde Türkçesi yaşıyordu. İçeride bulunduğumuz süre içinde sürekli Türkçe konuştuk. Evimizden 5bin km uzakta Türkçe konuşuyordum. Pizzasını beğenmedim ama Christmas Beer denemeye değerdi.

Tromso olympus high resolution

Tromso olympus high resolution

Tromso, yukarıda ki resimde göreceğiniz gibi Norveç’ in en kuzeyinde bulunan yerleşim yerlerinden bir tanesi. Fiyortların ana karadan ayırmış, Norveç’in en özel şehirlerinden bir tanesi. Tromso ‘nun Merkezi bir ada ve ana karaya iki köprü ve tüneller ile bağlı bir şehir. Havalimanı bu ada içinde bulunmakta. Daha fazla detay için özgür ansiklopediyi inceleyebilir veya ekşimsi şeyler okumak isterseniz burada kalabilir ve Yaver’in gözünden çektiğim fotoğrafları seyredebilirsiniz.

Tromso ‘da olmadığı gibi benimde glögg üm yok ama ne olduğunuz en azından ben artık biliyorum. İskandinavya gezimizde Kopenhag ta üşüdükçe içtiğimiz glögg’ü Tromso da hiçbir yerde bulamadık ve aksine glögg istediğimiz her yerde hiç kimse bunu tatmamış ve bilmiyordu veya biz bilen birisini bulamadık.  Biz Türk ‘ler bile sıcak şarabı tatmışken Avrupa’nın en kuzeyinin bilmemesine ve duymamış olmalarına şaşırdık.

İlk gece Kutup ışıklarını izlemek için tura katılmıştık. Sonraki gün ilk olarak Fjellheisen ‘e yani Cable Car olarak adlandırılan Tromso’ yu ayaklarımızın altında görebileceğimiz gözetleme alanına gittik.

Olympus High Resolution Mod özelliği ile Tromso nun ana karasından çekmiş olduğum fotoğrafı yukarıda görebiliyorsunuz.

Tromso Norvec

Tromso Norveç

Tromso işte o ada. Köprünün bağlamış olduğu bir ada şehri ve bu fotoğrafın çekildiği yer gözetleme alanı olan Fjellheisen restoranı ve Tromso gözetleme yeri. Ana karada ki evler çok güzel ve balıkçıların oturmuş olduğu bir yer. Tromso ‘nun zengin muhiti olduğunun bilgisi akşam Kutup ışıkları turlarında aktarılmıştı.

Tromso Norvec Olympus High Resolution

Tromso Norvec Olympus High Resolution

Tromso gördüğünüz gibi büyük bir şehir değil. Birbirine paralel iki büyük caddesi olan ve asla kaybolamayacağınız bir şehir. Şöyle elinize fotoğraf makinesini alayım, şehirde kaybolayım derdiniz yok. Şirin küçük bir kasaba şehri.

Tromso Bridge

Tromso Bridge

İnsanları mı? Tromso bir öğrenci kenti. Dünyanın birçok ülkesinden insanları görebilmeniz mümkün. İlk tanıdığım insanın Erdal olduğunu söylemiştim gerisini siz tahmin edin. Yok, yok burayı da istila etmedik. Korkmayın, burası halan daha naif, güzel bir şehir. Bu dünyadan değil. Erkekleri Cüneyt Arkın kızları ise Türkan Şoray ve eski benim göremediğim, gıpta ile dinlediğim 70 ler Türkiye sini yaşayan bir şehir. Hani eskiler diyor “Beyoğlu’na Takım elbisesiz girilemezdi” iste öyle demiyorum yazıyı okumaya devam edin diyorum.

Tromso

Tromso

Dört günlük tatil boyunca 3 tane Türk öğrenci bulduk onlarda Stockholm ‘da öğrencilermiş zaten. Keyifli sohbetlerimiz oldu. Yılbaşı için gelmişler bizim gibi. Birde Burger King de yemek yerken Türkçe sohbet eden bir grup gördük o kadar. Birde paralı asker olduğunu düşündüğümüz bir Türk Grubu. Başka yok. Ama tahmin edemeyeceğiniz kadar Asyalı insan var. Otelimizde ki temizlik görevlileri Asyalıydı mesela. Akşam Turda aracı kullanan Şoför Asyalıydı.

Başka kimler yaşıyor Tromso da. Tromso bir balıkçı kenti. Tromsø polar museum gezdiğiniz zaman Norveç’i Norveç halkını tarihi ile birlikte öğrenebiliyorsunuz.

Bu günlerde bu kadar zengin ve kaliteli olduğuna bakmayın. Her akşam Kutup ışıkları turunda Şehri ve Norveç’i çok güzel anlatıyorlar. Ülkede İlk petrol bulunana kadar çok fakir bir ülkeymiş. Şehirde öyle. Nedeni basit. Tarım yok, hayvancılık yok. Bu iklim şartlarında mümkün değil zaten, sokakta kedi bile göremedim mesela. Ve doğa koşulları uygun olmadığı için her şey yurt dışından geliyor ve doğal olarak pahalı bir şehir oluyor.

Petrol bulunduktan sonra mı, yok petrolü içmiyorlar satıyorlar ve para kazanıyorlar. Yiyecekleri eskiden olduğu gibi dışarıdan getirmeye devam ediyorlar. Petrol ile birlikte ülke kalkınıyor ve kalitelerine kalite geliyor. Artık onlar için hayat pahalı değil, kaliteli ve yüksek ücretli oluyor. Pahalı sıfatı bizim için kullanılıyor. Ama Tromso’ nun eskileri balıkçılığa devam ediyor.

Balıkçılar haricinde kimler var. Gördüklerimi anlatayım, Cüneyt Arkın’ erkeklerini.

İkinci günümüzde bir Pub’a gittik. Burger yemek ve farklı biraların tadına bakmak istiyoruz. Tromso ‘ya özel bir tat aramayın, biz bulamadık. Siparişimiz alındı ve beklemeye başladık. Şunu belirtmeliyim, çok fazla vaktiniz yoksa veya çok açsanız eğer gitmeniz gerekli olan tek yer Burger King veya 7eleven. Her yerde en az kırk dakika beklemeniz yüksek ihtimal. Hayat burada onlar için hızlı akmıyor.  Turist olmanız sizleri öncelikli yapmıyor.

İkinci günümüz, kurt gibi açız ve fazla vaktimiz yok. Butik bir pizzacı bulduk ve sosyal medya puanları gerçekten çok yüksek. İçeriye girdik içeride bir sürü uygun masa var ama ikinci girişte kırmızı bir ip ile giriş engelli. Garsonlar yüzümüze bile bakmadı bakmaları için yaklaşık on dakika kadar kırmızı ipin diğer tarafında kanepede bekledik. On dakika sonra yanımıza gelen garson kız yaklaşık 40 dakika sonra içeriye alabileceğini söyledi ve özür diledi. İçeride uygun masanın olması onlar için önemli değil. Yaptığı açıklamalarda anladığım, mevcut müşterilere en iyi kaliteyi verebilmek için bizleri içeriye alamıyorlardı ve beklememizi veya başka yerlere yönlendirerek müşteri kaybetmeyi göze alıyorlardı. Belki para kaybediyorlardı ama hizmet kalitelerini arttırıyorlardı. Tartışılır ve yorumu size bırakıp devam ediyorum.

Ne diyordum. İkinci günümüz ve bir Pub’ da oturuyoruz. Pizzacıda kırk dakika bekleyemediğimiz için. Karşı masamızda ergenliğini yeni bitirmiş bir genç. Üzerinde gömlek, ceket. Bu zamanların modası biraz kısa pantolon ve gizli çorap ile giyilmiş kösele bir ayakkabı. Takmış olduğu papyonu belirtmeden satırlarımı devam edemeyeceğim.  

Tromso’ yu görmeyenler çok fazla süslediğimi düşünebilirler. Bende görmeseydim ve birinin günlüğünde okusaydım, duysaydım, aynı şeyleri düşünebilirdim. İnanmıyorsanız Tromso sizleri bekliyor.

Başak ile gıybetteyiz. Ergen arkadaşımız için “İlk date” si olduğunu düşünüyoruz ve gıybeti tavana eriştiriyoruz. Bakalım kız nasıl gelecek, ne kadar bekletecek…  Yemeklerimizi beklerken biralarımızı yudumlarken sohbetteyiz.

Benim altımda termal içlik, termal yün çorap üzerimde bir o kadar kalın ve koruyucu elbiseler varken bu genç çocuğun görüntüsü beni ısıtıyor. Siparişlerimizden sonra bira-sigara yapmak için iki dakikalığına dışarıya çıkıyoruz ve biz eldivenlerimizi giyiyoruz ve delikanlıyı süzüyoruz.

Fark ettiniz mi? Satılarım arasında ergenliği yeni bitirmiş bir genç nasıl oldu da delikanlı oldu!

Kız geldi mi. Evet Geldi. Bir grup arkadaşı ile birlikte ve eğlenmek için. Yok, yok, öyle tahmin ettiğiniz gibi Mavi-Mavi deki Sibel ‘in havası ile gelmedi.  Söyledim, her biri Cüneyt Arkın her biri Türkan Şoray gibi. Parti için gelmişler. Bir eğlence organizasyonu belki basit bir buluşma, bilemiyorum. İçimdeki termal tayt bir anda paçalı dona dönüştü, ter bastı. İnsanlar bu dünyada bu zamanda bu kadar naif, kibar, centilmen, güzel hanım ve hanım-hanımcık olabilir mi.

Evet olabilirmiş…

Tromso Fjellheisen

Tromso Fjellheisen

Fjellheisen den bahsediyordum değil mi. Yazarken birden Tromso günlerine gittim. Tromso yu gözetleyemedik istediğimiz gibi. Tromso merkezden Cable Car ile yirmi dakika bile sürmeyen otobüs yolculuğu sonrası ulaştık. Ak-bil geçmiyor. Hava muhalefeti kötü. Otobüste bizim gibi turistler var. Onları tanımamak mümkün değil. Hava çok kötü dedim ya “bu havada teleferiğe binebilir miyiz, sefer var mı” diye sorduk gelen cevap kontrollü bir şekilde seferlerin yapıldığı.

Tromso Cable Car

Tromso Cable Car

Cable car alanına geldik, yarı fırtına eşliğinde çok beklemeden hareket ettik. Bizler bilet kuyruğunda beklerken iki tane kalkmıştı zaten. Yalan söylemeye gerek yok, tepeye varana kadar korktum. Sanki biraz sallanıyordu veya hissettiğim sallantı normaldi, bilemiyorum.

Tromso ayaklarımızın altında ama göremiyoruz. Dağın tepesinde bu fotoğrafı çekilebilecek zaman kadar dayanabildik soğuğa.

Sonra restoranda bir şeyler yedik, kahvelerimizi içtik, fırtınanın dinmesini bekledik. Fırtına sakinlediği sırada gözetleme alanında insanları gördüm, fotoğraf çekiyorlardı. Kar dinmişti. Yaver i üç ayağın üzerine kurdum ve fotoğrafları çektim. Fırtına dinmişti ama ilk fotoğrafta göreceğiniz üzere bulutların seviyesindeyiz, Tromso’ ya yukarıdan bakıyoruz. Ne kadar üşüdüğümüzü tahmin etmeniz için bu bilgileri verdim.

Whale Safari

Whale Safari

Akşam oldu o gün. Diğer akşamlar olduğu gibi tekrar Kutup ışıklarını bulmaya gittik. Tromso’ da hayat hızlı akıyor, anlamıyorsun.

Akşamları neler yaptığımızı bekliyorsanız Yeşil Giyen Kızın Dansı günlüğümü okuyabilirsiniz. Ben üçüncü günü anlatayım.

Bugün çok erken kalktık. Uzaklara gideceğiz. Dün akşamdan balina gözlemi için Artic Guide Service den balina gözlem turu satın almıştık. Saat 9:30 da yol alıyorlar ve saat 13:30 da Tromso ya geri geliyorlar. Balinaları istediğimiz gibi görebilseydik kaliteli bir tur yaptık derdim ama sadece uzaktan gördüğümüz için pahalı bir tur oldu bizim için diyebilirim.

Balina gözlem alanına gelebilmek için yaklaşık 2 Saat tekne yolculuğu. Aşağıdan Gözlem alanına giderken yolda çektiğimiz videoları izleyebilirsiniz.

Şunu duydum

“Orada bir köy var uzakta. Gidebiliriz. Görebiliriz.  O köy bizim köyümüzdür”

 Şarkısını söylüyor Norveçliler!

Bizim gibi gidemedikleri köylere bizim köyümüz demiyorlar. O köy bizim köyümüzdür diyorlar ve yardım istedikleri zaman bize ihtiyaç duydukları zaman her an hangi hava şartı olursa olsun gidebiliriz diyorlar. Bizim trafolara kediler kaçarken, biz bu turu yaptığımız zamanda ülkemin birçok bölgesinde elektrikler yokken biz gezimiz içinde bir ada üzerinde tek başına duran ikili evler gördük. Dumanları tütüyor ve ışıkları yanıyordu. Güven içinde huzurlu bir şekilde yaşaya biliyorlardı. Bu gezimizde şunu gördüm gitmediğimiz köy bizim değildir. Gidemediğimiz köy bizden yardım isterken onlara yardım götüremiyorsak onlarla birlikte ağlamamız ne çare… Norveç ‘te olduğu gibi gittiğimiz zaman o köy bizim olacaktır. Başak ‘ın dediği gibi temiz hava beni çarptı ve devam edelim.

Norvec Whale Safari

Norvec Whale Safari

Ne için gelmiştik. Balina gözlemi. Şarkılarını dinleyemesek bile iki farklı balina gördük, kuyruklarını. Bizim tekne büyüktü yukarıda gördüğünüz tekne boyutunda ve o bizi götüren teknede benzer kalabalıkta. Yazımın başında belirttim, Tromso yeni yıl olması nedeniyle çok kalabalık ve bu sebepten ötürü çok fazla turlar düzenleniyor. Akşam olduğu gibi sabahta şansımız yok. Tekne seslerinden ürken balinalar güvenli yerlerinde kalmayı tercih ediyor ve bizde içimize işleyen soğuk ile sıcak ikramları kabul ediyor gidilen köylere bakıyoruz. Eldiven üstü eldiven yaptım ve parmaklarıma hâkim olamadım.

Videoda fark etmişsinizdir. Sabah 9:30 da yola çıktık ve saat 1:30 da geri döndük. Yukarıya doğru çıkarken havanın kısa süreliğine aydınlandığını ve dönerken tekrar karanlığa girdiğimizi görmüşsünüzdür. Güneş bu aylarda sadece bir saat kendini gösteriyor ve ısıtmıyor. Saat 1:30 dan bahsettiğim 13:30 (:

Diğer konu geri dönüş yaparken bir ara fırtına çıktı ve kaptan güverteyi boşaltmamızı ve güvenli alan olan alt bölüme geçmemizi istedi. Aklımdan geçen ilk kelime, dışarıdaki güzellikleri görünce cesarette aldım “bu işin fıtratında yok mu” demek istedim. Notveç te fıtrat diye bir şey yokmuş, fırtına geçene kadar güvenli alanda kaldık yaklaşık on beş dakika ve sonrasında tekrar yukarıya çıktık. Norveçli balıkçılar teknolojiyi iyi kullanıyor ve Norveç Dil Kurumunda “fıtrat” diye bir kelime yok.

Aslında bunu dün cable carda görmüştük. Giderken biz bilet kuyruğunda beklerken arka-arkaya iki tane cable car gitmiş ama dönüşte yirmi dakika cable car beklemiştik. Hazırda cable car olmasına rağmen. Sorduğumuzda ise

“Çok şiddetli rüzgâr olduğunu ve yirmi dakika içinde biteceğinin ve sonrasında cable car ‘a bineceğimizin”

Bilgisi verildi. Aşağı inişte cable car çıkıştan daha fazla sallanmış olsa bile binmeden önce aktarılan bilgi ile güvenli bir yolculuk yaptığımın farkındaydım. Fıtrat yoktu ama kaderime inanıyordum.

Balina gözleminden döndüğümüz zaman hediyelik eşyalara baktık, alışveriş yaptık ve sevmesek bile tekrar Erdal ‘ın yanına gittik ve pizzalarımızı yedik. Akşam ne yaptığımızı yazmıyorum, biliyorsunuz.

Ve son gün. Akşamüzeri bu güzel şehri terk edeceğiz. Her ne kadar dün akşam yeşil giyen kız bizlere dansı ile veda etmiş olsa bile hayatımda gördüğüm en güzel şehri terk etmek beni üzüyor. Ama halan daha vaktimiz var. Yeni yılın ilk günü ve caddelerde sadece turistler var. Bizim gibi gezenler. Bütün dükkanlar kapalı. Şehir terk edilmiş gibi. Aynı cadde üzerinde yürürken araçlar tek tük geçerken yirmi dakikalık kısa yürüyüşümüz içinde iki tane kar temizleme aracı gördük. Şoförler çok yavaş araç kullanıyor ve biz yayaları gördükleri zaman en az yirmi metre uzaktan duruyorlar. O anlarda, Mısır dalış tatillerimde karşıdan karşıya geçerken yeşil ışık bize yanıyorken bile bir-birimizi nasıl kolladığımızı hatırlıyorum ve gülümsemem bu nedenden olacak ki tebessümle bize yol veren şoförlere teşekkür ediyorum.

Tromsø polar museumu ziyaret ediyoruz. Buram buram tarih kokuyor. Biliyordum ve şimdi daha iyi anlıyorum. Aşağıda bir reklamın sözleri var.

“Norveçli balıkçıların soğuk hava ve deniz suyundan kuruyan, hasar gören ellerinden ilham alınarak geliştirilen”

O kremlerin, balina ölümlerine neden olduğunu biliyor musunuz?

Balinalar, petrol öncesi geçim kaynağıydı ve petrol sonrası kontrollü bir şekilde avlanma yapılmakta. İçimiz çok rahat olmasa bile eski balıkçılara çok fazla kızmadan, kızamadan, zamanın şartlarında yapmış oldukları işe saygı duyarak müzeyi geziyoruz. Nesilleri gittikçe tükenmekte olan kutup ayılarının sayısının azalmasını gözlemliyoruz, çeşitlerini ve dondurulmuş canlı hayvanları görüyoruz. Seneler içinde farklı bölgelerden çekilen ve her geçen zamanda eriyen buzları, kuraklaşan kuzey kutbunu görüyoruz ve doğa ananın sabrına saygı duyuyoruz ve kızacağı günden korkuyoruz. Kontrolsüz balina avı şimdilerde yok ama petrol için kazılan her bir platform… Para hırsı…

Şuna inanıyorum, doğa ilk günden beri vardı ve hep olmaya devam edecek. Doğa Ana, yaşadığı zaman içerisinde ne kadar çok kızdı ve neler yaptı. O günü sabırla aynı bir anne şefkati ile bekliyor ve şimdilerde sadece yavaş-yavaş canımızı acıtıyor ve gerçekten kızdıracağımız günü, istemese bile bekliyor…

Sözlerim sizlere karışık gelebilir. Sözlerime açıklama arıyorsanız Life After People belgeselini izleyebilirsiniz.

Oteldeyiz ve havalimanına götürecek olan servisi bekliyoruz. Bugün değil ama tatilin, soğuğun ve üst-üste giymiş olduğumuz elbiselerin ağırlığı ikimizi de yordu. Bekliyoruz. Dolu-dolu geçen dört gece beş günün nasıl bittiğini anlayamadık.

Otobüsü beklerken aklıma ilk anlardan dün geceden, yılbaşı gecesinden ilk geldiğimiz güne kadar gittim.

Norvec New Year

Norvec New Year

Dün gece yeni yıla, yeni yaşıma Takvannet bölgesinde girmiştik ve tatilimizin ana amacı olan kutup ışıklarını doyamasak bile izlemiştik. Biz otobüste Türkiye de bulunan sevdiklerimizle yeni yılımızı kutlarken bizleri Skibotn ‘a havai fişek gösterilerini izletmek için götürüyorlardır. Norveç saati ile yeni yıla on dakika kala buraya varmış ve isteyenler sıcak çikolatalarını içiyorlardı ben ise üç ayağı ve Yaveri ‘i gösteri için hazırlıyordum. Kutup ışıkları bizlere en güzel gösteri olmuş olsa bile Tromso ‘da şehri yakarcasına patlayan havai fişekler ve gösteriyi izlemek bizleri mutlu etti.

Dönüşte planımızı yapmıştık. İlk gün geldiğimiz zaman önünden geçtiğimiz canlı performans yapan Rock Bar ‘da eğlenecektik. Fakat döüşümüz bir i geçti ve o saatlerde İstanbul ‘dan aldığımız kötü haber canımızı fazlasıyla sıktı. Otelden çıktığımızda saat 2:30 du ve bar kapanmıştı. Adamın canlı performansını çok merak etmiştim çalmış olduğu akustik rock parçaları kulaklarımda. Tekrar gitmek için bahane oldu.

iskandinavya christmas star

iskandinavya christmas star

Otelin önünde sigara içerken Cüneyt Arkın ‘lar, Soray’ lar koşturuyordu.  Bir centilmen adama Nerede eğlenebileceğimizi sorduğumuzda son on dakika olduğunu ve saat üç den sonra eğlencenin biteceğini söyledi. Bu Cüneyt Arkın Takım elbise, Gömlek, kösele ayakkabılar ile koşuyor ve arkasında benzer bir-iki centilmen ve hanım efendiler o beye eşlik ediyordu. Bize de dediler koşmamızı ve takıldık peşlerine. Saat 3 ‘e yetişemedik. Servis bitmiş, müzik kapanmıştı. Tüm ısrarlarımıza rağmen yeni yılımızı kutladılar ve hizmet edemedikleri için özür dilediler. Gençliğimde, taksim ‘de cilalarımızı almadan kalkmadığımız zaman geldi ama burası eski, bilmediğim, görmediğim Beyoğlu idi. Otel’in yolunu tutduk. Saat üç den sonra mini barda içinde bulunan içecekler ile kutlamamızı yaptık. Daha fazlasını alamadık aynı servis kesintisi otel içinde geçerli. Özet olarak saat üç den sonra her yerde içecek kesintisi bulunmakta.

Otobüsün saati geldi ve kısa bir yolculuk sonrası hava limanı ve Stockholm. Beyin Oğlu Tromso, özleyeceğim seni…

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *